Bugün günlerden karneeee!!! Aylardır okula gitme konusunda zerre telaşı olmayan oğulçe, dün akşamdan beri karne gününün heyecanından yerinde duramadı. Bugün sabah güzelce giyindi, saçını şekillendirdi, kokusunu süründü ve zıpladı kapının önüne. Bu kadar hızlı çıkışına kızçeyle biz zor uyum sağladık :-)
Dönemin başından beri öğretme disiplininden taviz vermeyen, iş ahlakından ve adalet anlayışından şüphe duymadığımız saygı değer öğretmenimiz İ. Boy ile fotoğraf çektirmemek olmazdı (bence).
Ben Ankara'nın İstanbul'a dönüş yolunu severim misali; karne gününün de kısa süreni ve pasta ziyafetiyle sonlananı makbuldür yani..
Bugün hava mis gibiydi buralarda. İçimde açtırdığı çiçekler, balkonumdakileri hatırlattı ve kolları sıvadım. Kurudukları ve benim ihmalimle dondukları için nicedir alakayı kestiğim çiçeklerimi budadım bir ümit, sonunda ellerimde sardunya ve fesleğen kokusu kaldı :-) Yukarıda gördüğünüz, koca bir dal kurumuş kasımpatının budanınca altından çıkan taze yavruları.. Görünce çok sevindim..
Bunlarsa (alt ve üst fotoğraf), Kasım ayında oğulçe ve kızçemin marifetleriyle toprakla buluşturduğumuz soğanlar. Tam hatırlamıyorum ama galiba yukardakiler çiğdem, aşağıdakiler lale soğanı.
Büyüsünler, görürüz inşallah.. Pencere önümdeki saksıdaki kuru çiçekleri de ayıkladım, toprağı havalandırdım. Kızçe üzüm sümbül ve Iris soğanı ekti.
Yeni tanıştığım ve denediğim ürünlerinden memnun kaldığım köyümüzden size blogunun sahiplerinden gelen yerli tohumlarım! Tohumları itinayla paketlemişler ve küçük kağıtlara da gerekli bilgileri yazmışlar sağ olsunlar. Bu tohumları büyük ihtimalle babamla paylaşacağız :-) Bazılarını balkonumda yetiştirmeyi deneyeceğim bakalım..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder